11 Mart 2016 Cuma

Günümüzün Hastalığı: “Yalnızlık”





Yalnızlık günümüzde birçok insanın bir dönemde olsa yaşadığı bir ruh halidir. Zaman zaman hepimizin yalnız kalmaya ihtiyacı vardır (Kimi insanların diğerlerinden daha fazla yalnız kalmaya ihtiyacı vardır). Fakat bu yalnızlık kendini dış dünyadan soyutlamak için değil kendi içine, kendini tanımak için yaptığın yolculuklar için işlevseldir.
 Şimdi bağımsız bir birey olma ihtiyacıyla ait olma ihtiyacını düşünelim. Bu ihtiyaçlar kimi zaman birbirleriyle çelişir ve insan bağımsızlığından vazgeçme ve yalnız kalma gibi iki seçenek arasında hissedebilir kendini. Bu durum insan sağlığı için hiç uygun değildir. İnsan bu iki ihtiyaç arasında bir denge sağlamak zorundadır. Ama elverişsiz koşullar ve problemlerle başa çıkma becerilerine sahip olmama gibi etkenler insanların bu ikilemi sağlıklı atlatamamalarına neden olabilir. Bu durumda eğer tek başımıza bu durumu atlatamıyorsak bir uzmandan yardım almamız gerekebilir.

Yalnızlık, senin içinde bulunduğun durumla ilgili değil, senin kendi içinde hissettiğinle ilgilidir. Mesela bazı insanlar etrafında çok insan olmasını yalnız olmamak olarak algılayabilirler. Ama etrafında çok fazla insan olmasına rağmen kendini yalnız hisseden insanlarında sayısı azımsanmayacak derecededir (Bireysel farklılıklar söz konusudur). Yalnızlık niceliksel olmaktan çok nitelikseldir. İnsan için en zor yalnızlık biçimi etrafında onlarca insan varken kendini yalnız ve anlaşılmamış hissetmektir.

 Bunları söylerken fiziksel yalnızlığı da hafife almış görünmek istemem. Psikolojik araştırmaların ve vaka incelemelerinin sonuçları gösteriyor ki en kötü iletişim bile iletişimsizlikten daha iyi. Roman kahramanı Robinson Crusoe’u tanımayan yoktur. Düşünelim ki bizi her şeyden soyutlanmış bir ortama koysunlar sizce ne olur? Bununla ilgili bir araştırma var gönüllü denekleri her şeyden yalıtılmış bir odaya koyuyorlar ve insanlar birkaç gün gibi kısa bir sürede akıl sağlığını yitirmeye halüsinasyonlar görmeye başlıyorlar. Tamamen yalnız olmanın sonuçlarını bu deney gayet açık bir şekilde gösteriyor.

Şimdi biraz yalnızlık türlerine bakalım:
1) Sosyal Yalnızlık: Sosyal çevreye uyum sağlayamama durumudur. Örneğin başka bir ülkeye gittiğinde ya da okul değiştirdiğin de yaşadığın yalnızlık gibi.
2) Duygusal Yalnızlık: İnsanlara olan güvenini yitiren kişinin kendini uzaklaştırmasıyla yaşadığı yalnızlıktır.
3) Kişisel Yalnızlık: Bu insanların kişilikleri nedeniyle yalnız kalmalarıdır. İçedönük olma, öfkeli olma ve insanları kırma vb.
4) Varoluşsal Yalnızlık: Bu yalnızlık, ölüm ve yaşam karşısında duyulan derin ve başkaları tarafından yok edilemeyen kaygıyla sıkıdan ilişkilidir. Bu yalnızlığı yaşayan insanlar hayatın anlamı gibi felsefi sorularla uğraşırlar.
Yalnızlık yaşlılıkla da doğrudan ilişkilidir. Özellikle gelişim dönemlerini başarılı geçirememiş bireylerde daha sık görülür.

İnsanların yalnızlığını tedavi edebilmek için onların olaylara bakış açısını, niyetini, yorumlama ve farkındalığını değiştirmek gerekir.
                                            

                                     YALNIZLIK ÇEKENLERE ÖNERİLER


  • Eğer çekingen ve utangaç bir yapınız varsa ilişki kurmaya küçük adımlarla başlayın. Birden tam bir ilişki içine girmeye çalışmanın sonucu başarısız olursa, yeni ilişkiler için olan isteğinizi azaltabilir. Dediğim gibi küçük adımlar. Bununla ilgili bir liste yapabilirsiniz. Önce daha kolay yapabileceklerinizden daha zor olanlara doğru bir liste.

  • İlgi alanlarınızı geliştirin ve ilgi alanlarınıza uygun gruplara ya da etkinliklere katılın. Sizinle aynı ilgi alanlarına sahip kişilerle birlikte olmaya çalışın.

  • Gönüllü çalışmalara katılmak hem sizi daha huzurlu yapar hem de yeni ilişkiler geliştirmenizi sağlar.

  • Başkalarıyla kurduğunuz ilişkilerin nitelikli olmasına dikkat edin. Yani bağımlı, yargılayıcı ve saldırgan ilişkiler içine girmeyin.

  • Elinizden geldiği kadar girişimci olmaya çalışın. İlk iletişimi siz başlatmaya çalışın.

  •  İlişki kurmak istediğiniz kişiyi iyi dinlemeye çalışın. Başkalarını dinlemeyi öğrenirseniz onlarda sizi dinlemeye daha istekli olacaktır. 



                          "Bilmezler yalnız yaşamayanlar
                            Nasıl korku verir sessizlik insana;
                              İnsan nasıl konuşur kendisiyle;
                                     Nasıl koşar aynalara,
                                          Bir cana hasret.
                                              Bilmezler." (Orhan Veli)

2 yorum:

  1. Güzel bir yazıydı emeğinize sağlık. İnsan kafasına göre arkadaşlar arar bazen istediği gibi bulamaz bulamayınca da yalnızlık kaçınılmaz olur maalesef benimde bu seçicilik huyum bazı ortamlarda yalnız kalmama neden oluyor ama dediğiniz gibi ilk iletişime biz girmeliyiz ve sosyalliğimizi artırmalıyız. Teşekkürler.

    YanıtlaSil